Saturday, August 2, 2008

Genel Egitim Uzerine Sohbet -4- SON

Herackles-Yorum: 4

Tekrar merhaba,

Cevaplarinizda, uzulerek soylemeliyim ki, kacamak bir tutum sergilediginizi ve bunu da bilgi eskikliginizden yaptiginizi gormekteyim cunku bazi yerlerde "cimbizlama" yapmissiniz.

Oncelikle:

>>>"CIA raporlarına bakmıyoruz şimdi, CIA'e her gün yüzbinlerce rapor yağıyor. Ayrıca siz de kalkınmış bir ülke örneği olarak nedense Türkiye'yi değil de Hindistan ve Pakistan'ı verdiniz. Yani siz de inanmamışsınız o CIA raporuna."

Lutfen dikkat edin, ben size CIA raporlarina bakiyoruz demedim. Cumle ne imis gelin bir kere daha bakalim:
"Insani Kalkinma Index`inden tutun da CIA raporuna kadar bakacaginiz bircok yerde Turkiye`nin bu ulkelerden daha kalkinmis bir ulke oldugu ortaya cikiyor."

Bir yelpaze sunmusum ve "suradan suraya kadar bircok yerde" demisim. Simdi sizin bu soruya cevap veremediginizi kabul ediyorum cunku siz de farkindasiniz ki biz Hindistan`dan ve Pakistan`dan daha gelismisiz bir ulkeyiz ve okur yazar oranimiz da daha yuksek. Yani sizin sorunuzu -"oyleyse bunu aciklamalisiniz"- cevaplamis oluyorum. Simdi, hal bu iken sizce yorumunuzda hatali degil misiniz? Ikna olmamanizin sebebi nedir? Biz Hindistan ve Pakistan`dan daha fazla kalkinmis bir ulke degil miyiz? (veri olarak okur yazar oranimizin yuksekligini de siz verdiniz beni yanlislamak icin halbuki)
Ben oyleyiz diyorum ve konusunda uzman bir de ornek veriyorum:
http://hdr.undp.org/en/statistics/

>>Ayrıca kalkınma ile büyümeyi ben karıştırmıyorum, biz kalkınmadan bahsediyoruz sabahtan bu yana, büyümeden değil. Sorum için hala bir cevap bekliyroum.

Sanirim cevabiniz yukarida duruyor. Eger tatmin olmadiysaniz sunu soylemeniz lazim: "Bu raporlar yanlistir, Pakistan ve Hindistan -okur yazar oranlari dusuk olmasina ragmen- Turkiye`den daha fazla kalkinmistir. Bu fikrimin kaynagi da surasidir".

Simdi, bu noktada hatali oldugunuzu lutfen arastirarak gorunuz ve kabul ediniz. Cunku bir tartisma ortaminda yanlisini kabul etmeyen bir kisinin -ki bu yanlis acikca ortada ise- saglikli bir tartisma kulturune sahip oldugunu soyleyebilecegimizi sanmiyorum. Bunu yaparken de amacimin sizi "koseye sIkIstirmak" degil bilgilendirmek oldugunu anlayacaginizi umut ediyorum.

Gelelim diger meselelere:

>>"Somut şeylerin ne oldukları noktasında pek de bir sorun yaşanmıyor zaten. Sorunu soyut kavramlar noktasında yaşıyoruz."

Sizce verdigim ornegin amaci -ki abarttigimi da soylemistim- somut kavramlarla soyutlarin karisikligini mi gostermekti? Bakiniz, cumlelerimin tamamini ya okuyorsunuz da cevap verirken bir kismini dusunce suzgecinizden gecirerek cevaplandiriyorsunuz ya da okumuyorsunuz. Cunku size en bastan beri soyledigim sey, kullandiginiz o "ince" kelimelerin anlamlarini da yanlarinda aciklamaniz. Ancak bu sekilde soyut oldugunu soylediginiz kavramlarin ayaklarini yere bastirabilirsiniz ve bu sekilde ben de size yaptigim elestirileri yapmamis olurum. Cunku elestirim, okursaniz goreceksiniz ki, kullandiginiz bazi kavramlarin anlamlarinin farkli olabilecegi ya da kisilerin o anlamlara yukledikleri siddetin farklilik yaratabilecegi ki elestirimin temeli de buna dayali idi.

>>>ki bu notada açıklama getirecek olan kişi siz de olanilirsiniz. Örneğin Erol Güngör hakkında neye dayanarak böyle bir çıkartım yapabiliyorsunuz?

Kendisinin yayinlarinin iceriginden tutun da ciktigi dergilerin Turkiyatci cizgisinden onun bu dusuncelerle baglantisini cikartiyorum. (Dikkat! Yine bir yelpaze verdim, lutfen bu sefer de "konumuz Turkiyatci cizgideki dergiler degil" demeyiniz) Ayrica, yine karsi gorus icin zayif bir nokta olarak gormeyeceginiz umuduyla durustce soyleyebilirim ki, yazilari arsivimde oldugu ve ulasma imkanim olmadigi icin hangi sayida ve hangi yazi oldugunu acikca soyleyemiyorum. Yalniz bu konuda bir sIkIntimiz yoktur sanirim cunku siz de Ziya Gokalp ekolunun etkisindeki cizgisini zaten cok once kabul etmistiniz. Yalniz anlayamadigim nokta su: benim elestirim; kavramlarin icini doldurmadiginiz icin verdiginiz isimlerin de o kavramlara gore bazilari icin farkli anlamlar ifade edebilecegi idi. Oysa "Ziya Gokalp cizgisi" konusunda hem fikirken bu elestiriyi pek de anlamlandiramadim.

>>> "Yani dusunceleri kimin dillendirdigi onemlidir." demişsiniz ama hayır değildir, önemli olan düşüncenin kendisidir.

Bir cimbizlama ornegi daha. Verdigim ornek dahilinde Turkiye ekonomisi konusunda dusunceyi kimin dillendirdigi o dusuncenin ciddiye alinip alinamayacagi konusunda referans noktadir. Bunun istisnalari olabilir lakin kalkip bir kalp profesorunun sadece kulaktan dolma bilgilerle ekonomik kalkinma hakkinda bir seyler soylemesi onu ciddiye alacagimiz anlamina gelmez. Sanirim siz, "dusuncenin icerigi bir cozumleme ile geliyor ve bilgi birikimini gosteriyorsa yine de sahibine bakmaliyiz\\\" dedigimi dusunerek bunu soylediniz. Tamamiyle bunu soylemedigimi ama her seye ragmen dusuncenin kalitesinin de kisinin bilgi birikimine bagli oldugunu cikartabiliriz. Yani kimin soyledigi yine onemli olur, cunku onu soyleyenin konu hakkindaki bilgi birikimi dusuncenin "kalitesini" etkiler. Ben bunu derken "yillarca islam dunyasini arastirmis bir yahudi, muslumanligin yorumunda gordugu yanlis uygulamalari acikliyorsa" kalkip ona karsi cikmaliyiz anlaminda soylemedim. Yani, kisinin "sifati ki burada mensubu oldugu din uzerinden yine abartarak verdim" onemli olmuyor fikrin ciddiyeti icin. Sanirim bunu, su anda, anlayabilirsiniz.


>>> Bunu sordum çünkü bir iktisatçının sosyoloji'nin çerçevesindeki birşeye karışmasına karşı çıktınız.
Kimdir bu iktisatci? Ve ne konuda karsi ciktim? Okudugum kadariyla konudaki tek iktisatci Yalcin Kucuk ve ben de onun sosyoloji cercevesindeki bir gorusune karsi ciktigimi goremiyorum yazilarimizda. Sadece verdiginiz alintiya idi itirazim.

Son olarak, uslubunuzdan anladigim kadariyla cevaplarinizi arastirarak degil sadece sinirlenerek ve biraz da kabalasarak veriyorsunuz.
>>Buna rağmen pek çok alanda ahkam kestiniz. İroni arıyorsanız, lütfen bunlara bakın.
>>CIA raporlarına bakmıyoruz şimdi, CIA'e her gün yüzbinlerce rapor yağıyor
>>Ayrıca kalkınma ile büyümeyi ben karıştırmıyorum, biz kalkınmadan bahsediyoruz sabahtan bu yana, büyümeden değil. Sorum için hala bir cevap bekliyroum.

Bu 3 cumlede kullandiginiz "ahkam kesmek", "...bakmiyoruz simdi" ve "...sabahtan bu yana" kelimeleri uslubunuzdaki kabaligin en belirgin isaretleridir ve bence bunlari soylemek yerine kalkinma rakamlariyla ilgili biraz arastirma yapip savinizin curuk oldugunu gorurseniz bilgi birikiminizi artirma yolunda onemli bir adim atmis olursunuz.

Sevgi ve saygi ile...

Okan Yuksel-Cevap 4:

@herackles; sanırım bu konuda anlaşamayacağız. Ben hala yazımın arkasındayım, hala genel eğitime verilen bütçenin bir kısmının özel yetenekli insanları yetiştirmeye ayırmalıyız diyorum. Siz de hala kendi görüşünüzde yorumlar yapıyorsunuz. Öncesinde "bir çıkış yolu bulamayacağız galiba" mealinde bir yorum yapmıştınız. Sanırım haklısınız, en azından "ortak" bir çıkış yolu

Herackles-Yorum 5:

4 comments:

gaykedi said...

konuyla alakası yok ama bunu duydun mu herackles, Fethullah Gülen konya'da kuran kursunun sahibi katillere müm’in, ölen çocuklara da allah'a verilen sadaka "demiş".


“Hayır, boşa gitmedi kurbanlarınız,

Milletimiz için sadaka oldu o güzel evlatlarınız.

Sabır ve rıza göstermeniz neticesinde,

Mahşerde ellerinizden tutacak, kurban verdiğiniz çocuklarınız!”

herackles said...

Fetullah Guleni pek sevmem ama bu lafin kaynagi yok? Baktim, bulamadim. Ihtimal dahilindedir ki, bu onun eski siirlerinden birisi olabilir hatta konuyla alakasiz bile olabilir.

Kaynagini bulursan sevinirim; ben de gereken yerlere elimde kanit ile sorabilirim.

gaykedi said...

http://www.samanyoluhaber.com/haber-111277.html

herackles said...

Allah bin turlu belasini versin bu pezevengin!!!
Bir tane laf soylememis onlari olume gonderen tedbirsizlerle ilgili. Boyle sacmalikta ana baba cehennemde cayir cayir yanmaz mi!
Katil pezevenkler...